COVID 19 VİRÜSÜ MÜHENDİSLİK Mİ YOKSA LABORATUARDAN SIZMA MI ?

  1. Ana Sayfa
  2. Covid-19 virüsü mühendislik mi yoksa laboratuardan sızma mı?

COVID19 VİRÜSÜ MÜHENDİSLİK Mİ YOKSA LABORATUARDAN SIZMA MI ?

Şubat 2003 WHO’nun (Dünya Sağlık Örgütü) web sayfasında Çin’de ilk koronovirüs salgınının (SARS- Cov-1 olarak adlandırılan) Guandong eyaleti Shenzen şehrinde canlı hayvan pazarından kaynaklandığı açıklamıştır.

22.05.2003‘te Science dergisinde Y.Guan imzalı makalede ilk olguların Kasım 2002‘de görüldüğü ve hayvanları elle tutan restaurant çalışanlarında hastalık görüldüğü ispatlanmıştır.

3.Ocak.2007 tarihinde Roberts ve ark. PLOS Pathology’de yayınladıkları makalede farelere adepte edilmiş SARS virüsünün (kodu MA15) 15 kez seri olarak aktarıldıktan sonra akciğerlede pnömoni (zatürre) yapma kabiliyeti kazandığını gösterdiler. Bu kazanımın, genetik aktarılma sırasında 6 kez mutasyon uğradıktan sonra bu yeteneğin oluştuğunu gösterdiler. MA15 adlı virüsün, farelerdeki habitatı nedeniyle, insan organizmasında hastalık yapma özelliği yüksek oranda zayıf bulunmuştur.

Haziran 2012’de ise 3 madenci Çin’in Mojiang bölgesinde terkedilmiş bir maden bölgesinde şiddetli pnömoni (zatürre) nedeni ile öldü.Virüsün ismi Mojiang virüsü olarak adlandırıldı Kısaltma ismi ise RaTG13 (TG: Tong Guan kasabası) idi ve bu nalburunlu yarasaların dışkısında bulunan bu virüsün sonra pandemiye neden olan Covid-19’a en yakın gen dizilimin bu virüste olduğu kanıtlandı.

18.Şubat.2016 Xing-Yige and ark. Virology Sinica’da yayınladıkları yazıda Mojiang (Yunnan eyaleti içerisinde) 2012 ve 2013 yılları arasında terkedilmiş madenlerde 6 çeşit yarasa türü olan Rhinolophus sinicus, Hipposideros pomona, Miniopterus schreibersii, Miniopterus fuliginosus, Miniopterus fuscus ve RaTG13 olarak kısaltılan nalburunlu yarasanın dışkısından elde edilen Rhinolophus affinis türünü tespit etmişlerdir.

12.Aralık.2019 Wuhan’da ilk kayıtlı infeksiyon 3 kişi olarak hayvan ürünlerinin satıldığı marketten başladığı haberi gelmiştir (Cov-1’de olduğu gibi). İlk olgunun markete uğramadığını da ifade edilmiştir. SARS-CoV-2 ilk olarak Yunnan eyaletindeki at nalı yarasalarından toplanan en yakın bilinen doğal olarak ortaya çıkan sarbekovirüs adlı atadan gelen, >1500 km uzaklıktaki Wuhan şehrinde ortaya çıktı ve bariz bir bilmeceye yol açtı: SARS-CoV-2 Wuhan'a nasıl geldi ?

26.Aralık.2020’ye kadar Wuhan’da laboratuar onaylı 2.794 infeksiyonlu hasta ve 80 ölüm olduğu açıklandı. Çinli araştırmacılar, 2020'nin başlarında Wuhan’daki pazarda kapıları, çöp kutularını, tuvaletleri, sebze ve hayvan satan tezgahları, sokak kedilerini ve fareleri tarayarak yaklaşık 1.000 örnek topladı. Testleri pozitif çıkanların çoğu deniz ürünleri, çiftlik hayvanları ve kümes hayvanları satan tezgahlardandı. Araştırmacılar ayrıca pazardaki 18 türden 188 hayvandan numuneler aldı ve hepsi negatif olarak test edildi.

12.Ocak.2020‘da Çin, WHO ile aracılığı ile virüsün tüm genetik dizilimini dünya ile paylaştı. Sonuçta bu önemli bir karar. Laboratuar kaynaklı olduğu düşünülen bir virus salgınında sizler bu veriyi dünya ile paylaşır mıydınız?
Covid-19 (Sars CoV-2) yaklaşık 30.000 nükleotid (genetik dizi) içerdiği tespit edildi.Yine aynı virus ailesinden gelen HIV (AIDS) virüsü ise 10.000; Ebola ise 19.000 genetik dizi içerirmektedir.

24.Ocak.2020‘de Na Zhu ve ark. NEJM’de(A.B.D.) yayınladıkları makalede bunun yeni bir koronavirus (Covid-19= Sars-Cov-2) olduğunu ve pnömoni (zatürre) yaptığını ABD’nin ve Batı dünyanın en saygın klinik dergisinde yayınladılar. Wuhan deniz ürünlerin marketinden kaynaklandığı verisini Batı ile paylaşmış oldular. Eğer mühendislik yapımı veya laboratuardan yanlışlıkla sızma olsa idi sizler paylaşır mıydınız?

30.Ocak.2020’de Roujian Lu ve ark. Yine çok değerli bir dergide Lancet‘de virüsün genetik diziliminin özelliklerini yayınladılar.

3.Şubat.2020’de Peng Zhou ve ark. çok değerli bir başka dergi olan Nature’da Sars-Cov-2 olarak bilinen Covid-19’un SARS CoV -1 ile genetik benzerliğinin 79.6% olduğu gösterdiler. Daha ilginci nalburunlu yarasadan elde edilen koronavirüs RaTG13 ile 96% oranda benzerliği olduğu gösterildi. İkisi arasındaki fark %4 fark için 1.100 nükleotidin değişmiş olduğunu gösterdiler. CoV-1 ve CoV-2 aynı akciğer hücresinde algaç proteinine, ACE2’ye yapışarak akciğerde hastalık yaptığı ayrıca gösterilmiş oldu.

26.Şubat.2020'de ABD‘nin Ohio Colombus Üniversitesi’nden Lu Liu ve ark. Emerging Microbes Infection ‘da yayınladıkları yazıda Covid-19’un laboratuarda üretildiğine dair herhangi bir kanıt olmadığını yazdılar.

7.Mart.2020’de Charles Calisher ve ark.(27 kişi). Lancet’teyayımladıkları yazıda Covid-19’un doğal bir kaynağı olmadığı komplo teroirlerini kınadıklarını ve vahşi yaşam kaynaklı olduğunu belirttiler.

17.Mart.2020’de Kristian Andersen ve ark. yine çok saygın bir İngiliz dergisi olan Nature Medicine’da Covid-19’un (SARS-CoV-2) laboratuardan kaynaklı olduğuna dair bir kanıt bulamadıklarını yayımladılar.

30.Temmuz.2020’de International Journal of Research dergisinde Jean Claude Perez ve Luc Montagnier’in beraber yazdığı makalede Covid-19 genlerinde alışılmadık bir RNA (nükleotid) benzeşmesi olduğu yazıldı. Jean Cloude Perez meslek olarak IBM’de çalışan bir matematikçi, Luc Montagnier ise 2008’de Nobel tıp ödülünü HIV (AIDS) virüsünü keşfederek almış kişidir. 2019’a kadar Şangay Jia Tong Universitesi üniversitesinde çalışmıştır. Paris'teki Pasteur Enstitüsünden Prof.Dr. Étienne Simon-Lorière bu konuya itiraz etmiş ve şöyle demiştir: “Bir kitaptan bir kelime alırsak ve başka bir kelimeye benziyorsa, birinin diğerinden kopyalandığını söyleyebilir miyiz? Bu saçma! ifadesinde bulunmuştur. Hatta Luc Motagnier biraz daha ileri giderek Asian Times’a verdiği röportajda sıtma(malaria) özellikleri taşıdığınıda söylemiştir.

31.Temmuz.2020’de ise Science (A.B.D.)dergisi Wuhan’da çalışan virologist Shi Zheng ile yapılmış yazılı bir röportaj yapmış ve yayınlamıştır. Röportajında Hubei (Wuhan) eyaletinde uzun yıllardır virus çalışmaları yaptıklarını SARS-Cov-2 ile yakın bir virus görmediklerini ifade etmiştir. Yarasalardan insanlara saçıldığını Wuhan (Hubei eyaleti) da düşünmüyorum demiştir.RaTG13 ‘ün genetik farkı olan 1,177 nükleotid farkının mutasyon olması için doğal evrim ile yıllar geçmesi gerektiğini ifade etmiştir.Çevrede tüm yaraslardan 2.007 adet örnek aldığını ve benzer virus gen dizilimi bulamadıklarını anlatmıştır.

9.Aralık.2020'da Xiao C, Li X, Liu S, ve ark. Emerging Microbes Infection dergisinde Covid-19 ile HIV arasında hiçbir genetik yakınlık olmadığını gösterdiler. Bioinformatik modele göre sadece rastlantı olduğu söylediler ve diğer yazarlar tarafından bu bulgu desteklenmiştir.( Liu , 2020c; Andersen, 2020; Hao, 2020; Othman et al., 2020)

17 Mart 2021‘de Roger Frutos ve ark yazısında Infection Genetic Evoluation ‘da Covid-19’un gerçekten de doğal olarak oluşan bir virüs olduğu hipotezini savunduklarını yazmışlardır.Yazıda ise yayılma modeli ile ilgili hipotezlerin yanlış olabileceği ve başka bir modeler üzerinde çalışmanın daha uygun olacağını belirtmişlerdir. Bu nedenle bilimsel bir model değişikliği önererek yazılarını sonlandırmışlardır. Laboratuar yapımı olduğu sürülen protein bölgesi (furin cleavage bölgesi ) nin diğer coronavirus üyelerinde (MERS-CoV, HKU1, HCoV-OC43, IBV) de olduğu yazılmış ve daha önceki yazarların çalışmalarına atıf gösterilmiştir (Andersen 2002; Huang 2006,Yamada and Liu, 2009 ;Hao, 2020; Dimitrov, 2004).

29.Mart.2021 Javier Herhandez ve James Gorman imzalı New York Times gazetesindeki yazısında WHO hazırladığı raporda (27 gün kalmışlar) Wuhan’dan dönüp 124 sayfalık rapor hazırlanmıştır. WHO ekibindeki Peter Dazshak Laboratuar sızıntısı hipotezinin "başlangıçtan beri politik" olduğunu söylemiştir. Dr. Daszak, W.H.O. ekip, pandeminin başlangıcında sahada bulunan bilim insanlarıyla yaptığı röportajlarında kısıtlama yaşanmadı. Laboratuvar sızıntısı teorisi, geçen hafta CNN'e yaptığı yorumlarda, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinin eski müdürü Dr. Robert Redfield de dahil olmak üzere Trump yönetimindeki bazı yetkililer tarafından desteklendi. Kanıt sunulamadı ve bunun kendi görüşü olduğunu vurguladı.

5.Nisan.2021'de Amy Maxmen, Nature dergisindeki yazıda, soruşturmayı yöneten WHO'dan Peter Ben Embarek, sadece "Virüsün Aralık 2019'da insanlar arasında dolaştığını gösterebilirdik" diyor.
Araştırmacılar ayrıca Çin'deki ölüm belgelerine baktılar ve 15 Ocak 2020 tarihinde başlayan haftada haftalık ölümlerin sayısında keskin bir artış buldular. Yani daha öncesini bulamadılar. Hubei eyaleti, salgının Wuhan'da başladığını öne sürüyor. Rapor ayrıca solunum yolu enfeksiyonlarına bakılarak tedavi altına alınan kişilerle ilgili verileri de yayınlıyor ve benzer şekilde COVID-19'un Ocak ayına kadar başlamadığını gösteriyor.

23.Nisan.2021 Jonathan Pekar ve ark. Science(A.B.D.) dergisinde Covid-19’un Kasım-Aralık 2019’da çıktığını daha önce yayıldığına dair bir veri olmadığını özellikle vurguluyor. Hayvanlardan insana geçiş basamağının hala keşfedilmediğini ve yöntemsel eksikliklerini aktarıyor.

14.05.2021‘da Science dergisinde, 18 bilim insanı yazıdığı makalede ise Wuhan’daki enstitünün kayıtlarını açması gerektiğini ifade etmişlerdir. Daha fazla birşey yazılmamıştır.

29 Mayıs 2021'de Türkiye basınında bir haber tüm sitelerde çıktı. St. George's Üniversitesi Onkoloji Profesörü Angus Dalgleish ve Norveçli bilim insanı Dr. Birger Sørensen'in hazırladığı 22 sayfalık corona virüsü raporu, salgının ortaya çıkışıyla ilgili tartışmaları yeniden alevlendirecek dendi. Virüsün ABD ve Çin'in, '’Gain of Function'’ (mutasyonla fonksiyon yani hastalık kazandırmak) isimli araştırması kapsamında ortaya çıktığını öne süren Dalgleish ve Sørensen, çalışmaların izlerini gizlemek için virüs üzerinde tersine mühendislik uygulandığını iddia etti diyerek bitirildi diye bir yazı çıktı.

Öne sürülen yazı 11 sayfadır ve 29 Mayıs 2020’de (13 ay önce ) yayımladıkları makaleyi içeriyor.Bu iki kişi IMMUNOR aşı firmasının kurucuları ve hissedarları(yazıda belirtiyor).Yazının başlığı ise ‘’Biovacc-19: A Candidate Vaccine for Covid-19 (SARS-CoV-2) Developed from Analysis of its General Method of Action for Infectivity’’ adlı yazılarında ise aşı çalışmalarında kullanılacak virus proteinin hangi bölgeye odaklanması gerektiğini yazan bir yazıdır.Mühendislik yoluyla yapılmış olduğunu da idda etmemektedir. Çok muhtemelen ana kaynağın okunmadan değişetirilerek yurtdışı haber kaynakları tarafından çarpıtılarak Luc Montaginer’in yazısına dayanmaktadır.

31.Mayıs.2021 Demetri Sevastopulo ünlü ve etkili finans gazetesi Financial Times’taki yazısında Joe Biden’ın eski başkan Donald Trump zamanında ortaya atılan covid-19’un mühendislik yolu ile yapıldığı iddaları A.B.D. istibarat sevisinin bu konuyu ciddi olarak değerlendirdiğini ifade etti.
Anthony Fauci (ABD ‘nin Ulusal Allerji ve İnfeksiyon Hastalıkları Başkanı) geçen yıl bilimsel bulguların kuvvetle ihtimali doğal yollarla virüsün oluştuğunu ama şimdi ise doğal yollardan oluştuğuna dair ikna olmadığını söyleyerek ağız değiştirmiştir.

14.Haziran.2021 New York Times gazetesinde Wuhan’dan Virologist Shi Zhengli’nin röportajı yayımlandı: Bilim insanlarının kanıt olmadan laboratuar sızıntısının olduğunu söylemenin doğru olmadığını ifade etmişlerdir. Fakat Çin, virus laboratuarının kayıtlarını açmayı reddetmiştir.

15.Haziran.2021 Reuters imzalı yazıda ABD’de (Ilinois, Massachusetts, Mississippi, Pensinsylvania ve Wisconsin ) NIH(Ulusal Sağlık Enstitüsü) ‘in yaptığı 24.000 kan serum çalışmasısı yaptı. Bu serumlar 2 Ocak ile 18 mart 2020 tarihlerini içeriyordu.İlk vaka Illinoiste 7 Ocak tarihli toplanmış. 5 eyalette en az 7 kişi Covid-19 ile infekte olduğu ve ilk olgunun Çin ile aynı zamana gelen Aralık 2019’da olduğu gösterildi.

27.Ağustos.2021 tarihinde Science dergisinde Spyros Lytras imzalı yazıda canlı ara konak hayvanların Covid-19’un yayılması için merkezi bir rol olduğunu söylemiştir. Ayrıca Çin'de et ticaretini ciddi şekilde kesintiye uğratan ve vahşi yaşam-insan temaslarının artmasına katkıda bulunan belirli bir ekolojik olay, 2019'da domuz eti ürünlerinin kıtlığının önemli rolü olduğunu ifade etmiştir. Nedeni Afrika domuz nezlesi virüsü (ASFV) pandemisinin doğrudan bir sonucuolarak Çin'de 150 milyon domuzun itlaf edilmesine ve 2019'da domuz eti arzında neden olmuş. Kümes hayvanları, sığır eti ve balık ürünleri gibi diğer etlerin üretimi orta derecede artmasına ve Çin'in daha fazlasını ithal etmesine rağmen bu ürünler, açığı azaltmak için uluslararası pazarlardan temin edilmiş ve bu tedarik zinciri ASFV ile ilişkili domuz eti kayıplarının sadece bir kısmını karşılayabilmiş. Sonuç olarak, domuz eti fiyatları, toptan satış fiyatı bir önceki yıla göre 2,3 kat artarak Kasım 2019'da rekor seviyeye ulaştı. Ayrıca, domuz üretimi 2016'dan beri Güney Çin'den Kuzey Çin'e taşınıyor. Bu, ASFV pandemisini hafifletmek için canlı domuz ve domuz ürünlerinin hareketi üzerindeki sıkı kısıtlamalarla birleştiğinde, Doğu ve Güney illerinde domuz eti bulunabilirliğini azalttı ve sonuç olarak bu bölgelerde çok daha yukarı fiyat artışları yaşanmış. Buna karşılık, gıda tüketicileri ve üreticileri, özellikle yaban hayatının geleneksel olarak tüketildiği Güney Çin'de, çiftlikte yetiştirilen veya yakalanan yaban hayatı da dahil olmak üzere alternatif etlere başvuru artmış. Bunun sonucunda hassas çiftlik hayvanlarının ve vahşi yaşamın artan ticareti, insanları et ürünleri ve SARS-CoV'ler de dahil olmak üzere zoonotik patojenlerle enfekte hayvanlarla daha sık temasa geçilmiş oldu.

Çin'deki insanlardaki SARS-CoV-2 olgularının, ithal donmuş gıdalarla temasa kadar izlendiğine ve SARS-CoV-2'nin donmuş gıda, paketleme ve depolama yüzeylerinden anlaşıldığı kadarıyla izlendiğine dair tartışmalı raporlar var. ASFV'nin canlı domuz taşıma yolları aracılığıyla yayılmasını önlemek amacıyla, Çin hükümeti tarafından Ekim 2018'den bu yana soğuk zincir yoluyla tedarik teşvik ediliyor ve Eylül 2019'dan bu yana donmuş domuz eti için otoyol geçiş ücretlerinden indirim yapılarak güçlü bir destek verilmiş. Domuz eti için büyük talep, tüm et türleri için, özellikle düşük fiyatlı yerlerden daha yüksek fiyatlı olan pazarlara yasal olarak (veya yasadışı olarak) soğuk zincir taşımacılığının kullanımını kolaylaştırmış ve arttırmıştır. Potansiyel olarak SARS-CoV enfeksiyonuna duyarlı türlerin taşınması ,yayılması da mümkün olmuş. Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) Başlangıç Raporu, Huanan pazarındaki dondurucularda geride bırakılan yaban hayatı, özellikle de porsuk karkaslarının(kemikli et) yanı sıra, Aralık 2019'un sonlarında dondurulmuş ürünler olarak satışlarının artışını kaydetmiştir. Maruziyetler ayrıca, koronavirüs bulaşmış karkasların nakliye sırasında veya pazarlarda canlı hayvanlara beslenmesi yoluyla da potansiyel olarak ortaya çıkabilir yorumu yapılmıştır.

A.B.D., bu konuyu Çin ile başka bir noktaya taşımak istediğini açıkça ortaya koyuyor ve kanıt aradığını da her seferinde belirtiyor.

Batı dünyasının en saygın dergilerinde ise uzmanların yaptığı yorum ve çalışmalarda mühendislik ürünü olduğuna dair kanıt görünmüyor.

Gelişmeleri hep beraber takip edeceğiz.

Prof Dr.Sezer Sağlam
Tıbbi Onkoloji Derneği Üyesi